Bilim ve Teknoloji Odaklı Girişimcilik
Girişimcilik odak değiştiriyor ve biz bu yeni odağın en derinlerinde yerimizi almalıyız!
Türkiye’de son yıllarda girişimcilik, melek yatırımcılık ve risk sermayesi üzerine oldukça fazla çalışma var. Teknoparklar gelişiyor,destekler artıyor ve sanırım girişimcilik olmazsa olmaz alanlardan biri haline geliyor. Üniversiteler ortak çalışmalara giriyor ve girişimcilere destekleri giderek farklılaşıyor derken, girişimcilik birkaç yıl öncenin e-ticaret/ kobi odağından biraz da olsa ayrılarak teknoloji odağına kayıyor. Her zaman dünyanın her yerinde bu tarz gelişmelerin olduğu yadsınamaz bir gerçek. Ancak gerek teknolojinin artık erişilebilirlik konusunda nerdeyse tüm sıkıntıları ortadan kaldırması gerek başka ülkelerin veya ulusal çapta kurumların desteklerini arttırması umudu canlı tutmak ve ilerlemek için gerçekten çok önemli.
Girişimcilik için son yıllarda oluşan algı girişimciliğin sadece Instagram,Airbnb gibi platform,sosyal medya,uygulama ya da e-ticaretten ibaret olduğu.
Ancak dünyayı değiştirecek bir alan var!
Tanıştıralım: Deep-Tech Entrepreneurship yani Bilim ve Teknoloji Odaklı Girişimcilik
Yukarıda bahsettiğim popüler ve öne çıkan, finansal kar odaklı teknoloji girişimlerinin aksine deep-tech girişimcilik; uç teknolojiler geliştiren, özgün, kopyalanması zor, yıkıcı ve daha da önemlisi dünya problemlerine çözüm sunan girişimleri ifade ediyor. Yapay zeka, blockchain,machine-learning, robotik, biyoteknoloji, uzay teknolojileri…
Uzayıp giden bu liste dünyayı değiştirecek teknolojilere sadece birkaç örnek.
Global çapta bakacak olursak şirketler,yatırımcılar,ünivers iteler rotalarını bilim ve teknoloji odaklı girişimciliğe doğru çevirmeye başladılar. Bunun dışında digital platform olarak başlayıp büyüyen ve gelişen şirketler deep tech yönünde çalışmalara adım attılar. Google,IBM,Facebook bunların başında geliyor.
Bilim ve teknoloji odaklı araştırmaların,iş birlikleri ve ürün geliştirmenin ardı arkası kesilmiyor.
Türkiye açısından bakacak olursak,yüksek potansiyele sahip, yenilikçi, katma değerli ve teknolojiye duyarlı pazarların, teknolojik girişimler için en uygun pazarlardan biri olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.
Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de bu alanların kısıtlı olduğu, girişimciliğin sadece küçük esnaf ve KOBİ’lerden ibaret olduğunu söyleyenler tarafından kaleme alınmış yüzlerce yazı okudum. Bugün şöyle bir baktığımda Türkiye’de dünyayı değiştirecek girişimlere yeterince ulaşılmadığını gördüm. Yemek Sepeti gibi Türkiye’den çıkan ve globale ulaşan girişimlerin haberleri, mobil uygulamalar,tanışma platformları derken aslında ne kadar da çok şey kaçırmışız! Bu alanın derinlere inmeye başladığım geçtiğimiz 6 ayda şunu gördüm ki evet bugün Türkiye’de bilim ve teknoloji odaklı girişimcilik var. Önemli olan bir maden gibi onlara ulaşmak ve tıpkı bir elmasa dönüştürür gibi onları parlatmak.
Tüm bahsettiklerimden hareketle söylemek istediğim şu ki gelişen dünyada girişimcilik destekleri gerçekten oldukça önemli. Ama önemli bir nokta daha var ki dünyayı değiştirecek, geleceği inşa edecek, dünya sorunlarına bir çözüm sunan girişimlerin bulup çıkartılması ve desteklenmesi!
Geleceğimizi deep tech girişimcilik şekillendirecek ve biz eğer onları bulup çıkartmaz-desteklemezsek tarihte çok kez gördüğümüz “tren kaçırma” olayıyla karşı karşıya kalacağız.
Geleceği bilimle inşa etmek için!